böyle aşkın ızdırabı

sen de ne yapacağını bilmiyorsun

iki arada bir derede bırakılmışken

ayağına bir yandan vıcık vıcık yosun değiyor

özlemin dünyalar kadar, biliyorum koşup sarılmamak için ayakların zor duruyor

ellerinle suladığın çiçeği uzanıp da koklayamamak zor

ama emin ol değil baki

buradayım ben sözüm söz

olsa da vuslat afaki

tuzsuz her yemeğin tadı biraz haşlanmış patatese benzer

burnundaki tek koku aşkınsa biliyorum insan oluyor heder

öleceksin zihnindeki karmaşadan, bu nasıl keder

böyle aşkın ızdırabı adamın hayatını aynen böyle sker

biliyorum çok gururlusun

güçlüsün ve herkesin ağladığı omuzsun

olman gereken yerde değilsin

mağrur ve büyük olmak zorunda olmadığın

benim göğsüm sokulup hıçkırdığın

seni bir daha rahatsız etmeyeceğim

bu yazıları görme, yokluğunu kendimden bile gizleyeceğim

dere kenarında çıplakken ayrılığımız, onu yıkayıp temizleyeceğim

şimdi diyorum dönmem iyi olmadı

bir şans bana tanınırken sana tanınmadı

belki dönmesem bulurdun huzuru

sınavın zor olmazdı

gömerdin aşkınla kayıp zamanının mazurunu

özür dilerim seni gökyüzünden bile soğuttum

sevdiğin şarkıları, sevdiğin masalları

kirlettim benliğimle aşkını

denedim kendimden kurtarmayı

hem seni hem de bütün dünyayı

sevdanın çarkı dönmüyor

içimdeki acı aşkımızı kutsallaştırmaya yetmiyor

Son Yazılar